Blue Jasmine(2013)'e 8,5/10 puan veriyorum. Woody Allen'ın çok özel bir hayranı değilim ama özellikle son zamanlarda izlediğim Midnight in Paris (2011), Barcelona Barcelona (2008), Match Point (2005) gibi karışık, bazen sapkın ama her zaman ilgi çekici konuları işlediği değerli filmlere bir yenisini eklediğini söylemeliyim. Genel olarak kendisinin oyuncu olarak karşımıza çıkmadığı filmlerini daha çok beğendiğimi de eklemeliyim. Filmde ömrünü New York'da geçirmiş olan ve eşinin (Alec Baldwin) sağladığı çok varlıklı ve ihtişamlı hayatının bir anda alt üst olmasıyla yapayalnız ve beş parasız kalan bir ev hanımı olan Jasmine'in San Francisco'da yaşayan kız kardeşine geçici olarak taşınması konu ediliyor. Maddi gücün insan ilişkilerini nasıl yönlendirebildiğini, kadın-erkek ilişkilerinin pamuk ipliğine bağlı olduğunu ve her an yön değiştirebileceğini, insanların iki yüzlülüğünün ne kadar alışılmış bir durum olduğunu ve özellikle ABD'de yaşayan insanların bir zamanlar zengin ve mutluyken bir anda nasıl sokakta yatıp kalkan "homeless"'lara dönüşebildiğini gösteren acımasız bir film. Başroldeki Cate Blanchett'e eşlik eden Alec Baldwin ve kızkardeşiyle onun sevgilisini canlandıran Sally Hawkins ve Bobby Cannavale tek kelimeyle mükemmeller. Woody Allen'ın yazarlık becerisinin yanında casting kabiliyetinin de çok yüksek olduğu bu filmde bir kez daha kanıtlanıyor. Film dram ama iç kıyan ya da karamsarlığa sürükleyen bir dram değil. Merak dolu, eğlenceli ve Allen'ın birçok filminde olduğunun aksine fazla diyaloglu ve yorucu değil. Filmin rengi ve geçmiş-şimdiki zaman arasındaki geçişleri çok güzel. Film tazeyken izlenmesini öneririm. İyi seyirler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder